Tarih: 10.09.2024

Konu: Şirketinizin yurt dışından temin ettiği mühendislik hizmetlerine ilişkin yapılan ödemeler üzerinden Katma Değer Vergisi (KDV) ve Kurumlar Vergisi tevkifatı yapılıp yapılmayacağı hususu, ilgili vergi mevzuatı çerçevesinde değerlendirilmesi

Sayı: 2024/47

Şirketinizin, İtalya’da mukim bir kişiden mühendislik hizmeti aldığı ve bu kişiye ait İtalya’da vergi mükellefiyeti bulunduğu tespit edilmiştir. Bu hizmete ilişkin olarak şirketinize düzenlenen faturalar, Katma Değer Vergisi (KDV) ve Gelir/Kurumlar Vergisi açısından incelenmiş ve gerekli değerlendirmeler yapılmıştır.

Bazı tanımlamalara yer verecek olursak;

“Bir Akit Devlet” ve “diğer Akit Devlet” terimler metnin gereğine göre, Türkiye veya İtalya anlamına gelir;

Bir Akit Devletin mukim terim, o Devletin mevzuatı gereğince ev, ikametgah, kanun merkez, iş merkez veya benzer yapıda diğer herhangi bir kriter nedeniyle vergi mükellefiyeti altına gren kişi anlamına gelir. Fakat bu deyim, o Devletin vergi mükellefiyeti altına sadece söz konusu Devlette gelir elde ettiği için giren kişiler kapsamına almaz.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, Kanunun birinci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayanların sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış ve aynı maddenin üçüncü fıkrasında da dar mükellefiyette kurum kazancının hangi kazanç ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir.

Aynı Kanunun 30 uncu maddesinde, dar mükellefiyete tabi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı belirtilmiş olup, maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde serbest meslek kazançlarından, ikinci fıkrasında ise ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. Vergi kesintisi oranları, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca petrol arama faaliyetleri dolayısıyla sağlanacak kazançlarda % 5, diğer serbest meslek kazançlarında % 20, gayrimaddi hak bedeli ödemelerinde de % 20 olarak belirlenmiştir.

II- ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI YÖNÜNDEN

Türkiye – İtalya Anlaşmasının 14 üncü maddesi ise;

“1. Bir Akit Devlet mukiminin serbest meslek faaliyetleri veya bağımsız nitelikteki diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelir, yalnız bu Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer bu faaliyetler diğer Devlette icra edilirse ve eğer:

  1. Kişi bu diğer Devlette bu faaliyetleri icra etmek için sürekli kullanabileceği bir sabit yere sahip ise; veya
  • Kişi bu diğer Devlette, söz konusu hizmet veya faaliyetleri icra etmek amacıyla 12 aylık herhangi bir kesintisiz dönemde, bir veya birkaç seferde 183 gün veya daha fazla kalırsa, söz konusu gelir, aynı zamanda diğer Akit Devlette de vergilendirilebilir.

Böyle bir durumda, olayına göre, ya yalnızca söz konusu sabit yere atfedilebilen gelir, ya da yalnızca bu diğer Devlette bulunulan süre içinde icra edilen hizmet veya faaliyetlerden elde edilen gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.

  • Bir Akit Devlet teşebbüsünün serbest meslek faaliyetleri veya benzer nitelikteki diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelir, yalnız bu Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer bu faaliyetler diğer Devlette icra edilirse ve eğer:
  1. Teşebbüs, bu hizmet veya faaliyetleri icra etmek üzere bu diğer Devlette bir işyerine sahip olursa; veya
  • Hizmetlerin icra edildiği süre veya süreler, herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşarsa,
  • Söz konusu gelir, aynı zamanda bu diğer Akit Devlette de vergilendirilebilir.

Böyle bir durumda, olayına göre, ya yalnızca söz konusu işyerine atfedilebilen gelir, ya da yalnızca bu diğer Devlette icra edilen hizmet veya faaliyetlere atfedilebilen gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir. Her iki durumda da, bu teşebbüs, söz konusu gelir dolayısıyla bu diğer Akit Devlette bu Anlaşmanın 7 nci maddesi hükümlerine göre vergilendirilmeyi, yani söz konusu gelir bu diğer Devlette bulunan bir işyerine atfedilebilirmiş gibi vergilendirilmeyi tercih edebilir. Bu tercih, bu diğer Devletin söz konusu gelir üzerinden tevkif suretiyle vergi alma hakkını etkilemeyecektir.

3. “Serbest meslek faaliyetler” terim, özellikle bağımsız olarak yürütülen bilimsel, edebi, artistik, eğitci veya öğretici faaliyetler, bunun yanı sıra, doktorların, avukatların, mühendislerin, mimarların, dişçilerin, muhasebecilerin bağımsız faaliyetlerin ve özel meslek bilgi ve maharet gerektiren diğer faaliyetler kapsamına alır.”  hükümlerini öngörmektedir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, İtalya’dan alınan tasarım hizmetlerinin, bu ülkelerde mukim gerçek bir kişiden alınması halinde ilgili Anlaşmanın 14 üncü maddesinin 1 inci fıkrası uygulanacak olup, bu kişilerin Türkiye’ye gelmeksizin icra edecekleri söz konusu hizmetler dolayısıyla elde edecekleri gelirleri vergileme hakkı yalnızca bu ülkelere ait olacaktır. Eğer bu hizmetler Türkiye’de sabit bir yer vasıtasıyla ya da Türkiye’de herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde 183 gün veya daha fazla süre kalınarak icra edilirse Türkiye’nin de bu sabit yere atfedilebilen geliri ya da Türkiye’de bulunulan sürede icra edilen hizmetten elde edilen geliri vergilendirme hakkı olacaktır.

Söz konusu halkla ilişkiler ve tasarım hizmetlerinin İtalya mukimi bir tüzel kişiden alınması halinde ise ilgili Anlaşmanın 14 üncü maddesinin 2 inci fıkrası dikkate alınacak olup, teşebbüsün Türkiye’ye gelmeksizin icra edeceği tasarım hizmeti dolayısıyla elde edeceği gelirleri vergileme hakkı yalnızca bu ülkelere ait olacaktır. Ancak bu hizmet Türkiye’de bir işyeri vasıtasıyla icra edilirse veya Türkiye’de herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günden fazla sürede icra edilirse Türkiye’nin de bu işyerine atfedilebilen geliri ya da Türkiye’de bulunulan sürede icra edilen hizmetten elde edilen geliri vergilendirme hakkı olacaktır.

Türkiye’de bu şekilde ödenen vergi, Türkiye-İtalya Anlaşmalarının “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi” başlıklı 23üncü maddeleri gereğince, İtalya’da ödenecek bu gelire ilişkin vergiden mahsup edilmek suretiyle aynı gelir üzerinden iki defa vergi alınması önlenmiş olacaktır.

Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinin uygulanabilmesi için İtalya mukimlerinin ABD veya İtalya ‘da tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkelerde vergilendirildiğinin İtalya yetkili makamlarından alınacak mukimlik belgesi ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile birlikte noterce veya o ülkelerdeki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen Türkçe tercümesinin bir örneğinin vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin ibraz edilmemesi durumunda ise, ilgili Anlaşma hükümleri yerine iç mevzuat hükümlerimizin uygulanacağı tabiidir.

 KDV YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

  • 1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin,
  • 6/b maddesinde, işlemlerin Türkiye’de yapılmasının, hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği,
  • 9 uncu maddesinde ise, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanunî merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Hazine ve Maliye Bakanlığının, vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği,

hüküm altına alınmıştır.

Konu ile ilgili olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin;

  • “İkametgâhı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler” başlıklı (I/C-2.1.2.1) bölümünün “2.1.2.1.1. Genel Olarak” başlıklı ayrımında;

“3065 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre bir hizmetin KDV’nin konusuna girebilmesi için Türkiye’de ifa edilmesi gerekmektedir. Aynı Kanunun (6/b) maddesinde ise Türkiye’de yapılan veya faydalanılan hizmetlerin Türkiye’de ifa edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Buna göre, ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanların Türkiye’de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye’de faydalanılan hizmetler KDV ye tabi olacaktır.

Bu gibi hizmet ifalarında mükellef, esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, KDV’nin tamamı, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.”

  • “Beyan” başlıklı (I/C-2.1.1.1.1) bölümünde ise;

“Tevkifat, genel bütçeli idareler hariç, tevkifata tabi işlemin yapıldığı dönemde vergi sorumlularına ait 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilir.

Tevkifat kapsamındaki işlemlerde vergiyi doğuran olay bakımından özellikli bir durum söz konusu olmayıp, bu işlemlere ilişkin KDV’nin beyan dönemi 3065 sayılı Kanunun 10 uncu maddesine göre tespit edilir.”

açıklamalarına yer verilmiştir.

Yukarıda izah edilen mevzuat çerçevesinde, şirketinizin Türkiye sınırları içinde ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi veya iş merkezi bulunmayan İtalya mukimi bir firmadan almış olduğu mühendislik hizmeti, hizmetin yurt içinde kullanılacak olması nedeniyle KDV’ye tabidir. Bu kapsamda, söz konusu hizmet bedeli üzerinden hesaplanan KDV’nin, şirketiniz tarafından 2 No.lu KDV beyannamesi ile sorumlu sıfatıyla beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir.

Tarih: 03.09.2024

Konu: Depremlerden Etkilenen Bazı Yerler İçin Mücbir Sebep Halinin Uzatılması 

Sayı: 2024/46

Kahramanmaraş İlinde 06.02.2023 meydana gelen depremlerden etkilenen Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep ilinin İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki mükellefler için   6.2.2023 tarihinden itibaren mücbir sebep halinde olduğu kabul edilmiş ve mücbir sebep halinin başladığı tarihten mücbir sebep halinin sona ereceği tarihe kadar verilmesi gereken beyanname ve bildirimlerin verilme süresi ertelenmişti.

02/09/2024 tarihinde GİB tarafından yapılan duyuru ile mücbir sebep halinin 30.11.2024 Cumartesi günü sonuna uzatılması uygun bulunmuştur.

Buna göre, mücbir sebep süresince;

  • Gelir stopaj vergisi beyannameleri, sosyal güvenlik mevzuatı gereğince sigortalıların mücbir sebep dönemine ilişkin prime esas kazanç ve hizmet bilgilerinin Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile bildirilmesinin zorunlu olması durumunda, bu beyannamelerin vergi kesintilerine (gelir stopaj vergisi) ilişkin kısmı, damga vergisi (beyannameli damga vergisi mükellefi) beyannameleri ile aylık ve üç aylık olarak verilen diğer beyanname ve bildirimlerin (Tablo-1),
  • KDV beyannameleri (üç aylık olarak verilenler dahil) ile Ba-Bs Bildirimlerinin (Tablo-2),
  • Yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinin (Tablo-3),

Verilme ve ödeme süreleri aşağıda yer alan Tablolarda belirtilen sürelerin sonuna kadar,

  • Yukarıda belirtilen beyannameler ve bildirimler dışında kalan beyanname ve bildirimlerin verilme süresi 31.1.2025 tarihine kadar (bu tarih dahil), bu beyannamelere ve bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi 28.2.2025 tarihine kadar (bu tarih dahil),
  • Mücbir sebep halinin başladığı 6.2.2023 tarihinden önce tahakkuk etmiş olup vadesi bu tarihten sonraya rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizi ile mücbir sebep halinin başladığı tarihten önce ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen ve vadesi mücbir sebep halinin başladığı tarihten sonrasına rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizlerinin ödeme süresinin; her bir vade tarihi itibarıyla ayrı ayrı değerlendirilerek, normal vade tarihlerinden itibaren 1 yıllık sürenin sonuna kadar, 1 yıllık sürenin 31.12.2024 tarihinden sonrasına tekabül etmesi durumunda ise 31.12.2024 günü sonuna kadar,
  • 2023 yılı motorlu taşıtlar vergisinin ikinci taksiti ile 2024 yılı motorlu taşıtlar vergisinin birinci ve ikinci taksitlerinin ödeme süresi 31.12.2024 günü sonuna kadar uzatılmıştır.       

Diğer taraftan;

  • 2024 yılı üçüncü geçici vergi dönemlerine ilişkin geçici vergi beyannameleri verilmeyecektir.
  • 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa göre verilmesi gereken beyannameler ile bu beyannamelere istinaden tahakkuk edecek özel tüketim vergisi ve 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince işlem yapılmadan ödenmesi gereken harçlar mücbir sebep kapsamında değerlendirilmeyecektir.

Ayrıca bu yerlerde bulunan vergi mükelleflerinin ödeme süreleri belirlenen vergi borçları, belirlenen ödeme sürelerini takip eden ay sonuna kadar, diğer amme borçları 31.1.2025 Cuma günü sonuna kadar, mükelleflerin başvuru yapmaları ve gerekli şartları taşımaları kaydıyla faiz alınmaksızın 24 aya kadar taksitlendirilebilecektir.

Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep ilinin İslahiye ve Nurdağı ilçeleri dışında mükellefiyet kaydı olup, söz konusu yerlerdeki meslek mensuplarıyla arasında deprem tarihi itibarıyla Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi bulunması nedeniyle mücbir sebep kapsamında değerlendirilen (ilan edilen mücbir sebep halinin 31.7.2023 tarihi itibarıyla sona eren il ve ilçelerde mükellef olanlar dahil) mükellefler için de mücbir sebep hali 30.11.2024 Cumartesi günü sonu itibarıyla sona erecek ve mücbir sebep halinin başladığı 6.2.2023 tarihinden mücbir sebep halinin sona ereceği 30.11.2024 (bu tarih dahil) tarihine kadar verilmesi gereken beyanname ve bildirimler söz konusu Tablolarda belirtilen sürelerin sonuna kadar verilecek, bu beyannamelere ve bildirimlere istinaden tahakkuk eden vergiler ise Tablolarda belirtilen sürelerin sonuna kadar ödenecektir.

Diğer taraftan, 7440 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 9 uncu maddesinin on dokuzuncu fıkrası gereğince; mücbir sebep halinin devamına karar verilen Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş, Malatya illeri ile Gaziantep ilinin İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki vergi dairelerine borçlu olanlar; 7440 sayılı Kanun kapsamında başvurularını 28 Şubat 2025 tarihine kadar yapmaları ve ilk taksitlerini (peşin ödeme dahil) 02 Nisan 2025 tarihi Çarşamba günü (31 Mart 2025 tarihinin Ramazan Bayramı tatiline rastlaması nedeniyle) sonuna kadar, diğer taksitlerini de bu taksiti takip eden aylık dönemler halinde ödemeleri gerekmektedir.

Öte yandan, mücbir sebep halinin sona ermesini müteakip, depremden vergi ödevlerini yerine getiremeyecek şekilde etkilendiğini ve mücbir sebep halinin devam ettiğini belirterek bağlı bulundukları vergi dairelerine bireysel talepte bulunan mükelleflerin durumları da Gelir İdaresi Başkanlığınca ayrıca değerlendirilecektir.

AYLIK VERGİLENDİRME DÖNEMLERİ3 AYLIK VERGİLENDİRME DÖNEMLERİ BEYANNAMENİN VERİLECEĞİ SON GÜNÖDEMENİN YAPILACAĞI SON GÜN
Ocak 2023Ocak-Şubat-Mart 2023 31 Ocak 202528 Şubat 2025
Şubat 2023 
Mart 2023 
Nisan 2023Nisan-Mayıs-Haziran 2023   31 Ocak 2025
Mayıs 2023 
Haziran 2023 
Temmuz 2023Temmuz-Ağustos-Eylül 2023   31 Ocak 20252 Nisan 2025
Ağustos 2023 
Eylül 2023 
Ekim 2023Ekim-Kasım-Aralık 2023   31 Ocak 2025
Kasım 2023 
Aralık 2023 
Ocak 2024Ocak-Şubat-Mart 2024   31 Ocak 202530 Nisan 2025
Şubat 2024 
Mart 2024 
Nisan 2024Nisan-Mayıs-          Haziran 2024   31 Ocak 2025
Mayıs 2024 
Haziran 2024 
Temmuz 2024Temmuz-Ağustos-Eylül 2024 31 Ocak 20252 Haziran 2025
Ağustos 2024 
Eylül 2024 
Ekim 2024  31 Ocak 2025

Tablo-1 Gelir stopaj vergisi beyannameleri, sosyal güvenlik mevzuatı gereğince sigortalıların mücbir sebep dönemine ilişkin prime esas kazanç ve hizmet bilgilerinin Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile bildirilmesinin zorunlu olması durumunda, bu beyannamelerin vergi kesintilerine (gelir stopaj vergisi) ilişkin kısmı, damga vergisi (beyannameli damga vergisi mükellefi) beyannameleri ile aylık ve üç aylık olarak verilen diğer beyanname ve bildirimler

AYLIK VERGİLENDİRME DÖNEMLERİ3 AYLIK VERGİLENDİRME DÖNEMLERİBEYANNAMENİN VERİLECEĞİ SON GÜNÖDEMENİN YAPILACAĞI SON GÜN
Ocak 2023Ocak-Şubat-Mart 2023  31 Aralık 202431 Aralık 2024
Şubat 2023
Mart 2023
Nisan 2023Nisan-Mayıs-Haziran 2023  31 Aralık 2024
Mayıs 2023
Haziran 2023
Temmuz 2023Temmuz-Ağustos-Eylül 2023  31 Aralık 202431 Ocak 2025
Ağustos 2023
Eylül 2023
Ekim 2023Ekim-Kasım-Aralık 2023  31 Aralık 2024
Kasım 2023
Aralık 2023
Ocak 2024Ocak-Şubat-Mart 2024  31 Aralık 202428 Şubat 2025
Şubat 2024
Mart 2024
Nisan 2024Nisan-Mayıs-Haziran 2024  31 Aralık 2024
Mayıs 2024
Haziran 2024
Temmuz 2024Temmuz-Ağustos-Eylül 202431 Aralık 20242 Nisan 2025
Ağustos 2024
Eylül 2024
Ekim 2024 31 Aralık 2024

Tablo-2 KDV beyannameleri (üç aylık olarak verilenler dahil) ile Ba-Bs Bildirimleri

YILLIK VERGİLENDİRME DÖNEMLERİBEYANNAMENİN VERİLECEĞİ SON GÜNÖDEMENİN YAPILACAĞI SON GÜN
2022 Yılı Gelir Vergisi31 Ocak 202528 Şubat 2025
2022 Yılı Kurumlar Vergisi31 Ocak 2025
2023 Yılı Gelir Vergisi31 Ocak 20252 Nisan 2025
2023 Yılı Kurumlar Vergisi31 Ocak 2025

Tablo-3 Yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri

https://teknoloji.gib.gov.tr/hazine-ve-maliye-bakanligi-tarafindan-kahramanmarasta-meydana-gelen-depremlerden-etkilenen-bazi-1

Saygılarımızla;

Son yılların en yaygın sağlık krizlerinden biri olan koronavirüs salgını, dünya genelinde büyük etki yaratmıştır. İşte bu salgınla ilgili bazı temel bilgiler ve önemli noktalar:

Koronavirüs Nedir?

Koronavirüs, insanda solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan bir virüs ailesidir. COVID-19, son zamanlarda ortaya çıkan ve bu virüs ailesine ait olan yeni bir koronavirüs türüdür.

Belirtileri Nelerdir?

COVID-19’un yaygın belirtileri arasında ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrıları ve yorgunluk yer alır. Bazı hastalarda baş ağrısı, boğaz ağrısı, tat ve koku kaybı gibi belirtiler de görülebilir.

Nasıl Bulaşır?

COVID-19 genellikle kişiden kişiye temas yoluyla bulaşır. Enfekte bir kişinin öksürmesi veya hapşırmasıyla virüsün yayılma riski artar. Ayrıca, virüsün bulaşması için yüzeylere temas edilmesi ve ardından elin ağız, burun veya gözlere götürülmesi de bir risk oluşturabilir.

Korunma Yöntemleri Nelerdir?

COVID-19’a karşı korunmanın en etkili yollarından biri temizlik önlemlerine dikkat etmektir. Sık sık ellerin yıkanması, yüz dokunmaktan kaçınılması, maske takılması ve sosyal mesafe kurallarına uyulması, virüsün yayılmasını önlemede önemli bir rol oynar.

Aşılar ve Tedavi

COVID-19’a karşı geliştirilen aşılar, virüse karşı bağışıklık kazanmayı ve hastalığın yayılmasını önlemeyi amaçlar. Ayrıca, hastalığı tedavi etmek için antiviral ilaçlar ve semptomları hafifletmek için destekleyici tedaviler kullanılır.

Değerli Mükellefler,

Maliye Bakanlığı olarak, vergi sisteminin adil ve etkin işlemesi için sürekli olarak yeni düzenlemeler ve imkanlar geliştirmeye devam ediyoruz. Bu kapsamda, matrah ve vergi artışı imkanı sunarak işletmelerin ve bireylerin vergi yüklerini hafifletmeyi hedefliyoruz.

Matrah ve Vergi Artışı Nedir?

Matrah ve vergi artışı, vergi mükelleflerinin beyan ettikleri gelir veya kazançlarında artış sağlamalarını ve bu artıştan doğan vergi avantajlarından yararlanmalarını sağlayan bir imkandır. Bu sayede, vergi ödemelerini azaltarak işletmelerin ve bireylerin mali durumlarını güçlendirmeyi amaçlıyoruz.

Kimler Yararlanabilir?

Bu imkandan, gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olan işletmeler ve bireyler yararlanabilir. Vergi beyannamelerini düzenli olarak veren ve vergi yükümlülüklerini yerine getiren herkes, matrah ve vergi artışı imkanından faydalanabilir.

Nasıl Yararlanılır?

Matrah ve vergi artışından yararlanmak için, vergi beyannamesi verildiği dönemde artan gelir veya kazançlar beyan edilmelidir. Bu artışlar, vergi avantajlarından yararlanmak için bir fırsat sunar ve vergi mükelleflerine ekonomik olarak destek sağlar.

Önemli Duyuru

Bu duyuru kapsamında, matrah ve vergi artışı imkanından yararlanmak isteyen mükelleflerimizi bilgilendirmek istiyoruz. Vergi avantajlarından yararlanmak ve vergi yükümlülüklerinizi optimize etmek için, vergi danışmanınızdan veya vergi dairesi yetkililerinden destek alabilirsiniz.